10 yıl önce Geyve'de başladı

Rölyef sanatı ile bakıra 10 yıldır can veriyor.. Adapazarı’nda yaşayan 48 yaşındaki Necmettin Sadıkoğlu, kabartma sanatı olarak da bilinen rölyef sanatı ile 10 yıldır bakıra can veriyor. Sadıkoğlu, rölyef ustalarının yaptığı eserlerini sergileyebilmesi için bir Emek Çarşısı kurulması gerektiğini dile getirdi.

 10 yıl önce Geyve'de başladı
03 Mart 2021 - 10:00
Yaklaşık 10 yıldır rölyef bakır ustalığı yapan Necmeddin Sadıkoğlu(48), yaptığı eserlerle adından söz ettiriyor.

2018 yılında Sivas’ta yapmış olduğu Hilye-İ Şerif ile Kültür Ürünleri Oskar Yarışmasında Oskar ödülü kazanan Sadıkoğlu, yaptıkları çalışmalarının hediye olarak verilmesi kendilerine övünç verdiklerini söyledi.  Ayrıca Necmettin Sadıkoğlu, rölyef ustalarının eserlerinin sergileyebilmesi için bir emek çarşısı açılması gerektiğini dile getirdi.

‘ TÜRKİYE’DE SADECE BİZ YAPIYORUZ’
10 yıldır bu işi icra ettiğini dile getiren Necmettin Sadıkoğlu, “Yaklaşık bu sanatı 10 yıldır icra ediyoruz. 2010 yılında Geyve’de hobi olarak başlamıştık. İki sene boyunca bunu hobi şeklinde yaptık, daha sonra bunu profesyonelce yapmaya başladık. Sivas’ta hocalığını yaptım. Halk eğitim merkezinde, belediyelerde, kapalı cezaevinde, kursiyerlere bu sanatı öğretmeye çalıştık. Rölyef sanatı bakır kabartma sanatı. Fransız kökenli bir kelime ama ben daha ziyade Türkçesini kullanmak istiyorum. Kabartma sanatı. Alçak ve yüksek rölyef olarak ikiye ayrılır. Bu yapmış olduğumuz çalışmalarda genelde yüksek rölyef kullanıyoruz. Bu tarzlarda Türkiye’de 2010 yılından itibaren sadece biz yapıyoruz bunu. Genelde sizlerle de sohbet ederken de ilkokulda veya lisede iş eğitim derslerinde yapıldığını söylerler ama bizimki tamamen farklı. Yani zırnıklama sistemi. Eskiden bir deyimimiz vardır ‘sana zırnık koklatmam’ deyimi bu işte bakırdan gelir. Nedir zırnıklama? Sodyum sülfür, kükürt, su bu üç karışımın belli oranları ve beli ısı dereceleri vardır. Bunu kaynatırız, bakırı bunun içerisinde yıkarız ve gördüğünüz bakır yanar oksitlenir. Bir bakırı toprağın altına bıraktığımızda 100 yıl sonra bakır yanar simsiyah olur. Biz bunu bir saate düşürüyoruz. O esnada bakır yanarken öyle ağır bir kokusu var ki bulunduğunuz yerde duramazsınız. Zaten açık havada yaparız biz zırnık lama işini. Sana zırnık koklatmam deyiminde buradan gelir.” ifadelerini kullandı.

TV264 / ÖZEL HABER

Bu haber 1832 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum