Geyve'deki o taş ocağının önünü İl Müdürü mü açtı?

Geyve İhsaniye'deki taş ocağı kararında Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün rolü. Sakarya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sezai Matur'un yönetimindeki t54.com.tr haber sitesi, Geyve İhsaniye'deki taş ocağı ile ilgili Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün kararını haber yaptı.

Geyve'deki o taş ocağının önünü İl Müdürü mü açtı?
09 Şubat 2021 - 00:30 - Güncelleme: 09 Şubat 2021 - 02:04
İşte o haber;

Önce Hürriyet, şimdi İhsaniye
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü köy halkı tarafından büyük tepki gören Karasu'nun Hürriyet Köyü'ndeki taş ocağı için verdiği “ÇED gerekli değildir” raporundan sonra Geyve İhsaniye'deki taş ocağının genişleme talebiyle yaptığı ÇED başvurusu için “ ÇED gerekli değildir” raporu verdi. Her iki taş ocağı da köy halkının tepkilerine neden oluyor.
 
VALİ KALDIRIM VE AKP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI 

Sakarya Çevre ve Şehircilik il Müdürlüğü, Karasu'nun Hürriyet Köyü'nde ruhsat süresi dolan taş ocağı için yeni ruhsatın önünü açmak için “ÇED raporu değildir” raporu verdi. Oysa Vali Çetin Oktay Kaldırım ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz köye giderek köylülerin tepki gösterdiği bir işletmeye izin vermeyeceklerini bildirmişti. Uzun süredir taş ocağına karşı direnen köylüler Vali Kaldırım ve Yavuz'un girişimleri sonrası ruhsat iptali yönünde alınan kararla bayram havası yaşarken Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü taş ocağının önünü açan kararıyla herkesi şaşırttı.

İL MÜDÜRÜ NEDİM ARSAL, TAŞ OCAKLARININ ÖNÜNÜ AÇIYOR 

Köylüler bu kararın iptali için mahkemeye başvurmaya hazırlanırken Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü aylardır köy halkının eylem yaptığı Geyve İhsaniye'deki taş ocağının ruhsat alanını büyütme talebiyle ilgili de ÇED gerekli değildir raporu verdi. İl Müdürü Nedim Arsal imzasıyla Geyve İhsaniye Muhtarlığına gönderilen yazıda İ. Grup tarafından yapılan başvuruyla ruhsat alanının 2.5 ha büyütülmesi için Çevre Etki Değerlendirmesi gerekli değildir kararı verildiği ve bu kararın mahalle halkına ilan edilmesi istendi. Geyve İhsaniye halkı bu duyurunun yapılması sonrasında büyük hayal kırıklığı yaşadı.

MEVCUT TAŞ OCAĞI BİR ÇOK KEZ HABER OLDU

Genişlemesi için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün ÇED gerekli değildir kararı verdiği taş ocağına gösterilen tepkiler yıllardır bir çok kez yerel ve ulusal basında haber oldu. İşte o haberlerden biri:

Geyve İhsaniye'de tepkilere neden olan taş ocağı meyve, sebzelerin yetiştiği verimli arazilerin bulunduğu bölgeye çok yakın bir alan üzerinde kuruldu. Çevre Şehircilik Bakanlığı’ndan ruhsat ve Çevresel Etki Değerlendirmesi(ÇED) raporunu alıp onaydan geçen işletme, bölgedeki hayatı felç etti. Taş ocağı faaliyete geçtiği günden bu yana üzüm, zeytin, kiraz, kayısı, fındık, çilek ve sebzelerin yetiştiği bölgede tarım yok oldu.

Bahçelerdeki tüm ağaçların üzerini toz kapladı, hayvancılık yapmak ise imkansız hale geldi. Her sabah dinamit patlamaları sebebiyle her gün bir depremle uyandığını belirten bölge halkı, evlerinde yıllardır toz içinde yaşıyor. Defalarca imza toplayıp evrak hazırlayan vatandaşlar bakanlık, kaymakamlık ve savcılığa yaptığı tüm başvuruların reddedildiğini iddia etti. Köy meydanında toplanıp taş ocağı yakınlarında eylem yapan bölge halkı yetkililere seslenerek taş ocağının kapanmasını istedi.

MUHTAR TEPKİLİ 

İhsaniye Mahalle Muhtarı Yörük Bayram tüm girişimlerine rağmen bir önlem alınmadığını belirterek, "Köyümüzde taş ocağı 18 yıldır var, hala faaliyeti sürüyor. Burası toz içinde, tüm yetkililere bildirdiğimiz halde hiç bir önlem alınmadı. Mahkemeler hep ret oldu. Adalet arıyoruz. Hiç bir yetkili gelip derdimizi dinlemiyor. Masanın üzerinde veriyorlar ÇED raporunu iş bitiyor, gelip köylüye soran yok. Gelip inciri, domatesi yiyen yok" dedi.

EVLER TOZ İÇİNDE 

Bölge sakini Halim Uysal yapılan dinamit patlamaları yüzünden her gün depremi yaşadıklarını kaydederek, "Bu taş ocağı uzun yıllardır burada. En büyük sorunu toz, atılan dinamitlerden dolayı evlerdeki deprem sorunu. Zaten zirai hiç bir şey yok, köy vasfından çıkmış şehir vasfına dönmüş. Şehir vasfında da köyün hiç bir geliri yok. Biz burada sıkışmış kalmışız. Bize el uzatan yok, ne kaymakamından, valisinden, taş ocağının sahibi zaten duvar oradan hiç bir şey göremiyoruz. Evler toz içinde, içine kadar. Sebze, meyve diye bir şey yok. Köy olmasına rağmen burada hayvancılıkta yok" diye konuştu.

MEYVE SEBZE YETİŞMİYOR 

Köy halkından Ahmet Yılmaz, taş ocağının doğayı toz içinde bıraktığı için bölgede tarımın yok olduğunu ifade ederek, "Taş ocağına en yakın ev benimki, 50 metre mesafe var. Geçen Ali İnci geldi, tozu durduracağım dedi. 3-5 taş var karşılarda oraları neden almamış diye onun peşinde. Hala buradan bir şeyler yemeye uğraşıyor. Kendimizi mezarlığa hapis mi edelim, toprağın altına mı gömelim? Bu insanlar burada artık üretim yapamıyor, burada meyve ve sebze yetişmiyor. Burada artık hayat yok sesimizi kim duyacak?" şeklinde konuştu.

TOPRAĞIN ALTINA GİRELİM

Ahmet Öztürk isimli vatandaş ise toz içinde kalmış incir yaprağını göstererek ’Toprağın altına mı girelim?’ sorusunu sorarak, “Yaprağı görüyor musunuz? Sayın belediye başkanları, şehirdeki yetkililer. Bunu CİMER’e mi söyleyelim? Bu milleti toprağın altından mı toplayacaksınız? Buna bir çözüm istiyoruz başka bir şey değil. Birileri gelip burada milletin aklıyla alay ediyor. Güçlü birileri olması buna sebep mi yani? Bunun gereği artık bir an önce yapılsın. Bu yaşananlara son verilsin" ifadelerini kullandı. (t54.com.tr)


Bu haber 1706 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum