Geyveli muhtarlar canlı yayında sorunları dile getirdi

Geyvelilerin yoğun ilgi gösterdiği programa Alifuatpaşa Muhtarı Adem Arıcan, Doğantepe Muhtarı Halit Doğan, İhsaniye Muhtarı Bayram Yılmaz, Nuruosmaniye Muhtarı Tahsin Kolat ve Yörükler mahallesi Muhtarı Feyyaz Çakır katıldı.

Geyve İhsaniye mahalle muhtarı Bayram Yılmaz; köylerindeki en büyük sorunun taş ocağı olduğunu belirterek; "Diyarbakır'da analar çocukları için HDP'nin önüne çadır kurdular, biz de taş ocağı için belediyenin önüne çadır mı kuralım? Buradaki Yörük anaları da Geyve Belediyesi'nin Adapazarı'nda Büyükşehir Belediyesi'nin önüne çadır mı kursunlar" diyerek tepki gösterdi.

İşte Namık Cihan'ın sunduğu programda muhtarlarımızın dile getirdiği konular;

Alifuatpaşa Muhtarı Adem Arıcan, mahallenin en büyük sorununun hemzemin geçidi olduğunu vurguladı.

Arıcan; "Alifuatpaşalılar olarak, o geçit açılsın başka birşey istemiyoruz biz. Onunla beraber en büyük sorun asansör mevzusu.. Asansörümüz hala bozuk. Olayları söylemeyeyim, çok olay oldu zaten. En son ölümlü bir kaza yaşadık. Hem geçit kapalı, hem asansörler bozuk.. Yaşlı kesim inip-çıkamıyor, hamile kadınlar, çocuklu aileler inip-çıkamıyor.. Zaten merdivenler çok dik, onun ayrı bir sıkıntısı var. Tamamen elimiz kolumuz bağlandı. Geçitten bu tarafa geçemiyoruz.. Ne öbür tarafa geçebiliyoruz, ne de öbür taraftan bu tarafa geçebiliyoruz. Arabalarımız geçemiyor, insanlarımız da geçemiyor. Tamam şimdi belediyemiz mutlaka elinden geleni yapıyordur ama bizim suçumuz nedir burda, halkın suçu ne? Yok.. Biz yaptırmadık onu, böyle bir şey olmasını biz istemedik. Ama maalesef yapıldı. Eğer bu yapıldıysa, en azından bakımının yapılması gerekir. Her gün benim yanıma gelip arızayla ilgili şikayet ediyorlar "Yaptır, yaptır.. Söyle, dile getir" diye.. Biz de dile getiriyoruz ama Allah razı olsun ilgileniyor, kısa bir süre sonra tekrar bozuluyor. Bozulduğu zaman da 1-2 ay sürüyor. Bu uzadığı için de sıkıntı büyüyor. Sıkıntının büyümesi psikolojik olarak esnafa da yansıyor, bize de yansıyor, hepimize yansıyor" dedi.

Alifuatpaşa mahallesindeki karayolu ulaşımı ve araç trafiği sorununa da değinen Arıcan; "Alifuatpaşa'nın alt yolu bizim sigortamız. D-650'de bir kaza olduğunda alt yol bizim çıkışımızı sağlıyor. Aynı zamanda işçi ve okul servislerimiz oradan işliyor. Alt yol hem yolu kısaltıyor, hem de güvenilir hale getiriyor. Alt yolda ne bir taş yapabildik, ne bir asfat yapabildik, ne de bir betonlama yapabildik... Hiç bir çalışma olmuyor. İnşallah yetkililer bizi duyuyordur, en kısa zamanda yapılır. 

Eşme Caddesi de Nehir Park'ın karşısındaki yer de keza aynı şekilde hç bir yapım, faaliyet yok. Eşme Caddesi, Elçibey Caddesi'nde yoğun bir yapılaşma var. Orada inşaat firmaları, mütaahhitler diyeyim, oranın halkını rahatsız etmeye başladı. Nasıl rahatsız etmeye başladı? Yolu bozuyorlar, yolu yapmıyorlar.kamyonları yolu bozuyor, yol yapılmıyor. Ara sokağı bozuyorlar, ara sokağa giremiyorlar. Zaten kaldırım yok oralarda. Hazır olan bir yeri yapmıyoruz, bozuyoruz. Bununla alakalı çözüm de üretemiyoruz. Çözüm üretemeyince, aynı Yenimahalle gibi.. Yenimahalleye baktığımız zaman konum olarak çok güzel oldu, çok güzel bir yapılaşma var. Aynı zamanda konum olarak güzel, her yere yakın, merkezi bir yer. Ama orada da aynı sorun var. Ara sokaklarımızda taş yok, asfalt yok, beton yok, kaldırım yok, tabela yok.. Hep yok, maalesef yok.. Onynla ilgili bir çalışma yapacağız, onun da ucu yok. Muhtarlar olarak herşeyi bizden bekliyorlar. Bizim bir gücümüz yok. Biz aracıyız, biz iletiriz. Biz gerekeni fazlasıyla yapıyoruz zaten. Hele bu pandemi döneminde bizim şansımıza, yine Allah hepimize güç kuvvet, sağlık versin. Bakın çok güzel kaldırımlarımız oldu, kaldırımlarımızın üzerinde araçlarımızda park eder oldu. Onunla ilgili, kaldırımların üzerindeki araçlarla ilgili yazılar yazdık. Artık kuşak mı yaparız, duba mı yaparız araçların kaldırımlara çıkmaması için.. 2-3 milyon para verildi caddenin yenilenmesine, ışıklandırılmasına, kaldırımların yenilenmesine.. Ama maalesef bunun kıymetini de bilmiyoruz. Yokken niye yok, varken neden kıymetini bilmiyoruz. Biraz da duyarlılık bekliyoruz halkımızdan. Kaldırımlara arabalarımızı park etmeyelim. O yol yayalar için, arabalar için değil.

Çocuk parklarında hiç bir şey yok

Hocam bir de çocuklarla ilgili, çocuk parklarıyla ilgili eksiğimiz var. Maalesef çocuk parklarımız var, eksik.. Olan da çok kötü. Yani çocuk parkımızda bir tane bankımız yok. Sallanacak bir salıncağımız yok. Temizlik sıfır, kapısı yok.. Parkımız var ama içinde hiç bir şeyi yok. Şimdi çocuk o parka dikilmeye mi gidecek. Anneyle baba çocuklarını oraya dikilsin diye mi gönderecek. Hayır.. Bununla ilgili çalışma yapılması şart. Cumhuriyet Caddemizde de merkezimizde de çocuk parkımız yok. Göçmen Caddesinde bir tane parkımız var. Park mı dersiniz, ısınma yeri mi dersiniz. Çocuklarımız soba yakıp ısınıyorlar. Yenimahalle'de bir parkımız var, bakımlı gibi, ama bakımsız.. Konumu da çok güzel, ama orada da aynı sorun var. Çocuklarımız için sorun, ailelerimiz için sorun.

Sakarya kenarında bir yürüyüş yolu projemiz vardı. Hala beklemede.

Müzemiz kapalı. Tarih yatan müzemiz kapalı. Mezarlığımız ona keza bakımsız. Gençlerin gidebileceği yer yok. Gençlere ne verdik de ne istiyoruz.

Ucube Köprü söylemiyorum. Ucube Köprü zaten başlı başına sorun ama.. En azından var diyoruz. Bir yolumuz var diyerek fazla sesimiz çıkmıyor. 

Yörükler mahallesi muhtarı Feyyaz Çakır;

Değirmen Caddesi, Geyve Koop ve taksi araçlarının en yoğun olarak geçtiği bir bölge. Yaklaşık 40 tane işyerinden dolayı bir yoğunlukta var. Toptancıların ve kahveye çıkan insanların bu caddeye sağlı sollu araçlarını otopark yapmasından dolayı bir daralma oluyor. Bu konuyla ilgili UKOME'ye bir başvuru yaptık. Orada tek taraflı olarak araçların yasaklanmasıyla ilgili başvuru yaptık cevabını bekliyoruz.

Değirmen Caddesi'ne kurulan pazaryerinin trafiği tıkadığından ve pandemiden dolayı ilçe belediyemize Yunus Emre Sokak'a alınmasıyla ilgili talepte bulunduk. Başkan da "Yeni kadrolaşma yapıyorum, yeni zabıta aldık, daha sonra açacağız" diye söyledi. 15-20 yıldan beri Çarşamba günleri mahallemizde kuruluyordu, pandemiden dolayı bir yoğunluk oldu. İlçe belediyemiz o şekilde kaldırmış oldu. Biz talebimizi ilettik hayırlısıyla. İnşallah o sorun giderilecek.

Birde hocam şu var.. 1994 yılında Yörükler mahallesinden geçen sulama kanalının üzerinde etrafında bulunan hanelerin şu an doğalgaz alamama gibi bir durumu var. Gerkçe şu; DSİ'ye ait o bölge kadastro yol sayılmıyor. Ve orada Akmercan doğalgaz firması çalışma yapamıyor. En son görüştüğümüzde Akmercan Müdürü Mustafa bey ile.. Şöyle söyledi "Geyve Belediyesi sorumluluğu kabul ederse, yol sayarsa biz buraya doğalgaz döşeriz" anlamında bir görüşmede bulunduk. İnşallah o konuyla ilgili de bir hizmet bekliyoruz.

Mesken Sokak'ta enerji düşüklüğüne bağlı olarak trafo eksikliğimiz var. SEDAŞ ile görüştük, taleplerimizi ilettik.

Bizim Mesken Sokak'ta Kavaklar Sokak'ta internet sıkıntımız var. Oralarda altyapı yok zaten. O konuyla ilgili Sakarya Türk Telekom Müdürlüğü'ne başvurumuzu yaptık.

Hocam bir de bizim çocuk parkı sorunumuz var. Mesken Sokak'ta çocuk parkı yapılması için Büyükşehir'e talepte bulunduk. Hayırlısıyla onu da bekliyoruz.  Bir tane çocuk parkımız var, Kavaklar Sokak'ta 250 metrekarelik, onun bakımını da belediyemiz yapıyor.

Ahmet Yesevi İlkokulu'nun üst tarafında gençlerimizin spor yapabileceği 1800 metrekarelik bir yeşil alanımız var. Biz burayı ağaçlandırmayı düşünüyorduk aslında, o konuyla ilgil İç İşleri Bakanlığı'ndan muhtarlığımız arandı. Muhtarlık bürosu yeri olmayan yerlerle ilgili.. Eğer İçişleri Bakanlığımız bize bir bina yaparsa, ben orayı gençlerin spor yapabileceği bir alan olarak yapılabileceğini düşünüyorum.

Bir de Ankara Caddesi'nde petrolün o tarafta 20-30 hane insan yaşıyor. Oradaki çocukların Ahmet Yesevi Okulu'na gelebilmesi için bir yaya kaldırımının yapılması gerekiyor. O konuyla ilgili de Yol Şube'ye başvurumuzu yaptık. İnşallah onu da yapacaklar, olumlu karar çıkmış.

Hocam Değirmen Caddesi'nde yaya kaldırımında aşırı bozulma var. Belediyemizde bir ilgisizlik var. En azından belediye meclisimizde dile getirilse.. Büyükşehir Belediyemizden Değirmen Caddesinin ışıklandırılmasını istiyoruz. Bir de mahallemize Ziraat Bankası ATM'sinin getirilmesini istiyoruz. Belediye başkanımız bizleri çağırsa, toplasa da bizim sorunlarımız dinlese.. Mahallelerin sorunlarını en iyi bilenler bizleriz. Bizleri ayda bir defa çağırsa, dinlese, müdürleri çağırsa bizlerin sorunlarını dinlese daha iyi olmaz mıydı? Bir ilgisizlik, alakasızlık var.. Sadece çöpleri toplamakla belediye başkanı olmak olduğunu düşünmüyorum. O konuda biraz sitemkarım ben.. Yaya kaldırımları bozuk.. Taleplerimiz çok ama ilgi alaka yok diye düşünüyorum. 

Bizim 3 tane sorunumuz var hocam.. 
1- Enerji kısıtlaması var Mesken Sokak'ta.. 
2- Doğalgaz sorunumuz var DSİ'nin bulunduğu yerde
3. sorunumuz olarak internet sorunumuz var. İnşallah aşmaya çalışıyoruz, bütün mahalle muhtarlarımız gibi.

Nuruosmaniye muhtarı Tahsin Kolat;
Feyyaz muhtarımızın dile getirdiği gibi belediye başkanımızın, muhtarlarımızı ayda bir olmasa bile 2 ayda bir karşısına alıpta, toplantı salonunda bu gündem maddelerimizi yüz yüze konuşsak daha iyi sonuçlar ulaşacağımızı hepimiz biliyoruz. Belediye başkanımızın bilgisi dahilindedir umuyorum, 12. yılı.. Ben 2. yılımdayım.. Onların bilgi ve birikimleri köylerimizdeki sorunları masaya yatırdığımızda daha güzel neticeler alacağımıza hepimiz eminiz. Geyve Belediye Başkanımız, Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere.. Sakarya'da da 668 muhtar var, Geyve'de 75 muhtar var.. Telekom'yla SEDAŞ'ıyla.. SEDAŞ yıllardır bütün köylere yatırım yapmamış.. SASKİ'de bu sıkıntı var.. Bütün kurumlarda sıkıntı var, bir de pandemi girdi. Şimdi hepimizin elini ayağını bir pabuca soktu. Dolayısıyla bu sorunlarımızı ben 2 aya razıyım, ayda bire de değil.. Belediye Meclis salonlarımızda bu sorunlarımızı dile getirirsek.. Tabii ki her mahalle kendi mahallesini bir gün önce düzenlemek istiyor. Biz 5 yıl içinde bütün köylerimiz yaşanabilir seviyeye getirebilmek için, gayretimizle çalışacağımız tam. Belediye başkanımızla, Büyükşehir Belediye başkanımızda destek vermek üzere, bu sorunları hayata geçirmekte yardımcı olurlarsa inanıyorum ki Sakarya'da değil Türkiye'de refah seviyesi en üst seviyeye gelecek şekilde hizmet alacağına inancım tamdır.

Geçekten pandemi nedeniyle zor bir dönemden giçiyoruz. Devlet millet elele vererek yine bütün sorunların üstesinden biz geleceğiz. Burada eleştirmek değil, tabii ki öz eleştiri yapacağız ama, kimseyi de üzmeden kırmadan, dökmeden hizmet almanın gayreti içerisinde olacağız inşallah.

Doğantepe muhtarı Halit Doğan;
Bizim köyümüz örnek bir köy.. Merkez mahalle olduğumuz için mesela Kulfallar, Burhaniye, Bağcaz, Saraçlı.. Bu bölgeler için bir düğün salonu yapılması için Büyükşehir'imize dilekçemizi verdik, bekliyoruz. En büyük sorunumuz bu. Çok şükür biz de altyapı sorunumuz yok, geçmiş muhtarımız Alaattin abimiz sağolsun kanallarımızı döşemişler halkımızın gayretleriyle.

İhsaniye muhtarı Bayram Yılmaz;

"Taş ocağı ile ilgili mahkemeye başvurduk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan ÇED raporuna gerekli değildir diye sahayı genişletmek için talepte bulunmuşlar. Bununla ilgili hiç bir bilgimiz yok. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na gittiğimizde buranın ruhsat sınırlarının bilgisini verin.. Vermediler. Yazın geldiğinizde siz de görmüşsünüzdür hocam, benim evimin bahçesindeki incir ağacı bile bembeyazdı. Bunu Ak Parti ilçe başkanımız Abdullah Özdemir de gördü, Sayın Ali İnci de gördü, ama hiç bir önlem alınmadı. Yazın patlatma yapılıyor, bahçelerde fındık topluyoruz. Fındık toplarken taş patlatması yapıldı, 2 sefer.. Hatta birinde vatandaşın üzerine düştü. Jandarmayı çağırdık. Jandarma "Bir ölüm, kaza olmadığı sürece gelemeyiz. Savcılığa dilekçe verebilirsiniz" dediler. Bize hiç sahip çıkılmadı hocam. 18 yıldır başımızda.

Salgınla ilgili çok şükür ağır bir hastamız yok. Annem yatmıştı hastanede 10 gün gibi.. O da çıktı taburcu oldu.

Hocam elektrik sorunumuz sıkıntılı, internet problemimiz var ama, bizim en büyük sorunumuz taş ocağı. İnternet olsa da olur olmasa da.. Ufak tefek sorunları, hastalıkları atlatırız. Doktorlarımız sağolsun... Ama bu taş ocağı bize 18 seneden beri sıkıntı yaratıyor. Ne kadar kaymakamlığa, belediyeye, valiliğe dilekçe yazdıysak, hepsi" Bizimle alakası yok" topu bir birine atıyorlar. Hocam biz nereye başvuracağımızı bilemiyoruz. CİMER'i ara.. zabıtayı ara.. Ama sıkıntı hala çözülemedi. Bu sene köylüm destek oldu, Allah'ın izniyle, bir yürüme yaptık. Bu sene bu taş ocağını kapattırmak için elimizden gelen ne varsa yapacağız. Köylü bana destek olduktan sonra hiç sıkıntı yok evelallah, çözeceğiz. Bizim daha çok sorunumuz var ama en büyük sorun taş ocağı. Çünkü akşam masanı sil, balkonunu sil, sabahleyin bak toz.. Sabah sil, öğleyin masamız yine toz oluyor. Tozdan bıktık. Akşam evlerimize taş yağıyor. Duvarlar çatlıyor, adamlar geliyor "Bu eski ahşap ev ondan çatlıyor".. Eskiden evimizin çatısını ellediğimizde 5 sene 10 sene giderdi. Şimdi hersene kiremit elliyorsun. Ellemek zorundasın çünkü akıyor. En son çare olarak onduline buldular.. Onların üstü de bembeyaz.. Köyümüze geldiniz gördünüz, gazeteciler geldi gördü. Her taraf beyaz. Bir de onaylandığı halde.. Bizim bir köprümüz var, kamyonlar minibüsler köprümüzden geçemiyor. Çocuk parkımız var. Park yapılmadı. Onayı çıktı ama yapılması için 2 yıldan beri hala bekliyoruz. Bir mahallemizde suyumuz yok. Köyümüzde su bol olduğu halde, evlere su verilmiyor. Sıkıntı büyük. Vatandaşlarımızla 15-20 kişi toparlandık SASKİ'ye gittik. Her gün bana soruyorlar "Muhtar bizim suyumuz ne olacak".. Su yetkisi bizde değil SASKİ'de diyoruz. Bu sefer CİMER'e şikayet ediyorlar. Bilmiyoruz, bu sene yapacağız dediler suyumuzu.. Pandemi girdi bekliyoruz. Bu taş ocağındaki tozdan dolayı solunum yetmezlikleri başladı. Zaten köyümüz yaşlı. Genç olarak 3-5 tane genç kaldı. Sıkıntı yaratıyor, bahçelerde çalışmak yok. Sebze ekiyorsun, alamıyorsun. Kiraz bahçemiz var, taş ocağının üstünde 300 metre mesafesinde.. Kirazları topladık götürdük alıcıya kirazımızı almadı. 30 kasa kirz götürdüm, kiraz tozlu diye gerisin geriye getirdik. Alifuatpaşa'ya götürdük oradan da geri getirdik. Toz bizi mahvetti. Fındık toplarken, işçiler fındık bahçesine gelmiyor tozdan.. Köyün en büyük sorunu taş ocağı. Bu taş ocağını kapatsınlar, belediyeye gitmek istemeyeceğim, yardım da istemeyeceğim. Kaymakama iletirim sıkıntı yok.

Biz taş ocağını kapatmaya uğraşırken, pandemi bizi hastalıktan dolayı eve kapattı. 20 günden beri dışarı çıkamıyoruz.

Diyarbakır'da analar çocukları için HDP'nin önüne çadır kurdular, biz de taş ocağı için belediyenin önüne çadır mı kuralım? Buradaki Yörük anaları da Geyve Belediyesi'nin Adapazarı'nda Büyükşehir Belediyesi'nin önüne çadır mı kursunlar.. Bize bir yardımcı olsunlar. Mahallemizin en büyük sorunu taş ocakları. Herşeyi geçtik, en önemlisi su, taş ocağı.. Bu pandemi olmasaydı, köy halkı olarak Geyve Belediyesi'nin önüne gidecektik. Pandemiden dolayı inemiyoruz, 3-5 kişi biraraya gelsek sıkıntı oluyor. Köyde bile sıkıntımız var pandemiden dolayı. Ama Allah kısmet ederse, bu pandemiyi bir atlatırsak ilk işimiz Geyve Belediyesi, Geyve Kaymakamlığı toplu olarak Yörük anaları toplu ineceğiz. Adapazarı'na da olsa Sakarya Valimizin yanına çıkacağız. Daha önce çıktığımızda söz vermişti bize, "Ben bir araştıracağım" demişti. Ama ne yaptılar taş ocağındaki alanımızı genişlettiler" açıklamasında bulundu.

Programda izleyicilerden gelen yorum ve öneriler de paylaşılarak ortak payda da buluşuldu.

Programa katılan muhtarlar, kendilerine böyle bir fırsat verildiği için Namık Cihan'a ve emeği geçenlere teşekkür ederek, programın devamını dilediler.