Arif Öztürk

Arif Öztürk


Milli Mücadelede Geyve (6)

15 Nisan 2020 - 17:31

DÜZCE-ADAPAZARI’NDA MİLLİ MÜCADELE'YE KARŞI İSYAN

13 Nisan 1920 de Düzce’de isyan başlar. Düzce’de Teğmen Ruhsar şehit edilir, Yüzbaşı Avni ve Yüzbaşı Fuat yaralanır. İsyanın elebaşları Sefer Bey, Vahap, Emekli Jandarma Yüzbaşı Koç Bey, Emekli Binbaşı Maan’dır. İsyan Hendek – Adapazarı’na doğru yayılır. Bu isyanlar Kuvay-ı Milliye'ye, M. Kemal Paşa ve Kurtuluş Savaşı'na karşı çıkartılan İstanbul Hükümeti destekli isyanlardır. 18 Nisan 1920'de M. Kemal Paşa Geyve’deki Yarbay Mahmut’a Düzce ayaklanmasını bastırması için emir verir. Yarbay Mahmut, Geyve Kaymakamı Hamdi Namık Bey Milli Kuvvetleri, isyan halinde olan Adapazarı’na giderler. 19 Nisan1920’de Adapazarı’nda isyancılar Geyve Milli Kuvvetleri'nin geldiğini duyunca dağılmaya başlarlar. Bu olayı Geyve kaymakamı Hamdi Namık Bey şöyle anlatır:

‘’O sırada Adapazarı isyankar bir vaziyet almıştı, hapishanedeki mevkufları tahliye etmişlerdi. Halk silahlanmıştı. Mahmut bey aldığı emir üzerine oraya gidecekti. Beni de beraber götürmek istedi. Her ne kadar itiraz ettiysem de kabul ettiremedim. Beraber Adapazarı’na gittik. Halk askeri kuvvetin gelmekte olduğunu haber alınca dağılmaya başlamıştı.‘’

Yarbay Mahmut kuvvetleriyle Adapazarı’ndan Düzce bölgesindeki isyanı bastırmak üzere Hendek’e doğru hareket eder. Geyve Kaymakamı Hamdi Namık Bey, Adapazarı’ndan Hendek’e gitmekte olan Yarbay Mahmut’a şunu söyler:

‘’Mahmutçuğum; Çerkezsin, fakat buranın Çerkezleri bildiğin gibi değildir. Sakın onlara itimat gösterme, seni aldatırlar ve avlarlar dedim.’’

Yarbay Mahmut Hendek’e giderken Geyve Milis Kuvvetleri ile Geyve Kaymakamı Adapazarı’ndan Geyve’ye gelirler. Bu sırada İstanbul’dan milli mücadeleye katılmak üzere emekli subay Çolak İbrahim yola çıkmıştır. Yolda Mustafa Kemal Paşa’dan telgrafla şu emri alırlar:

‘’Bir an evvel yola çıkınız da hangi istikametten giderseniz gidiniz. Yalnız Bolu’yu kurtarınız, işte bu kadar!’’

Bu emirden sonra Kandıra’da Ziraat Bankası'na giderek Kuvay-ı Milliye mührünü basarak iki bin lira alır. Bu paranın bir kısmıyla yanında bulunan altmış neferin ihtiyaçlarını karşılar. Bu sırada 16 kişilik maiyetiyle Bulgar Sadık (Baba Sadık) Çolak İbrahim’e katılır. Bulgar Sadık: Petersburg’da dört yüz kişinin çalıştığı ‘’Onkita’’ silah fabrikasını uçurmuş biridir. Sofya’da Ateşemilter olan M. Kemal’i öldürmek isteyen iki kişiyi öldürüp Bulgaristan'da tutuklanmış, sonra serbest bırakılmıştır. Ali Fuat Paşa kendisinden silah ve cephane isteyince İstanbul Maltepe Atış Okulu'ndan 32 araba cephane ve 175 hayvanı çalar. Yolda işgaller nedeniyle yuvalarından kopmuş 80 kadını da yanına alır. Bulgar Sadık’ın katılmasıyla grup Kandıra’dan Adapazarı’na hareket eder. Bu grupta Kuşcubaşı oğlu Eşref, Rize Mebusu Rauf da bulunmaktadır. Adapazarı’na gelince yanında taşıdıkları silahları vagonlara yüklerler. Yanlarında bulunan kadınları vagonların üstüne bindirip, erkeklere vagonları ittirerek dört günde 19 Nisan 1920 de Geyve’ye gelirler. 17 Nisan 1920'de İstanbul’dan yola çıkan Fevzi Çakmak aynı gün Geyve’ye vasıl olur. Fevzi Paşa Geyve Boğazı’nda askeri tertibat aldırıp, Geyve’den Ankara’ya hareket eder.

Yarbay Mahmut kuvvetleriyle 21 Nisan 1920’de Hendek’e varır. 22 Nisan 1920 günü Hendek Nüfren Boğazında Yarbay Mahmut, Kurmay Yakup Sami (filozof Sami), levazım başkanı Rıfkı isyancılar tarafından şehit edilir. Asker dağıtılır, silahlarına el konulur. Yarbay Mahmut aslen kendisi Çerkez kökenlidir. Düzce-Hendek isyanın ileri gelenleri de Çerkez’dir. Yarbay Mahmut kardeş kanı dökülmesin diye isyancılarla konuşmak ve onları ikna etmek istemiş olup onlarla Çerkez dilinde konuşmaya çalışırken pusuya düşürülüp şehit edilmiştir.

Osmanlı kayıtlarında Yarbay Mahmut’un şehit edilişi şöyle yer almaktadır. 7. Ş. 1338 tarihli belge:

‘’Düzce’de milliyetçiler aleyhindeki isyanı bastırmak üzere bölgeye gönderilen Kuvay-ı Milliye müfrezeleri Hendek ile Adapazarı arasında ahali ile karşılaşarak taarruz ettikleri ve hükümet kuvvetlerinin galip geldiği, Düzce’den gelen kuvvetlerin Adapazarı’na girdiği ve Kumandanları Safi Bey’in Belediye reisliğine getirildiği, çıkan çatışmada Geyve’de 24. Fırka Kumandanı Miralay Mahmut ile Adapazarı eşrafından Kanburzade Said Bey... öldüğü….’’ ( Belge: BOA DH EUM AYŞ 39/37)

8. Ş. 1338 tarihli başka bir Osmanlı Arşivi belgesinde olaylar şöyle anlatılmaktadır:

‘’Büyük çoğunluğu Çerkezlerden mürekkep Kuvay-ı Milliye aleyhtarları ahali ile Kuvay-ı Milliye arasındaki çarpışmalarda Kuvay-ı Milliyenin bir çok zabit ölü ve esir verdiği, top ve mühimmat ele geçirildiği, Bolu, Gerede, Çerkeş, Zağferanbolu, Beypazarı, Mudurnu’nun ahali tarafından zabt edilerek Taraklı ve Nallıhan üzerine yüründüğü, Kuvay-ı Milliye aleyhtarı kuvvetlerin ileri harekâta hazır oldukları.’’ (Belge: BOA EUM AYŞ 39/41)

Bu olaydan sonra Geyve’deki milli mücadeleyi bastırmak için Kuvay-ı Milli’ye karşıtı isyanlar kuzeyinde Adapazarı, doğusunda Göynük istikametine yayılır. Adapazarı’nın isyancıların eline geçmesi üzerine Adapazarı’ndaki Kuvay-ı Milliye taraftarları Geyve’ye gelirler.

(Bir sonraki konu: Taraklı’yı basan asi kuvvetleriyle Çatışma)

Arif Öztürk

Bu yazı 3103 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 2 Yorum
  • murat&murat
    4 yıl önce
    Biz bu toprakları emlakçıdan satın almadık nokta
  • VECİHİ
    4 yıl önce
    Demekki bu vatan bu millete piyangodan çıkmamış ve bedeli ecdad kanıyla ödenmiş ve kıymetini bilelim. Yüreğine sağlık arkadaşım.