Arif Öztürk

Arif Öztürk


Milli Mücadelede Geyve (2)

29 Mart 2020 - 20:07

"BEN GEYVE MÜDAFAAİ HUKUK CEMİYETİNİN REİSİYİM"

İngilizlerin Geyve bölgesinden kaçırılması akabinde bölgede tren seferleri durmuş oldu. O günlerde İzmit mutasarrıflığından Geyve kaymakamına şöyle bir telgraf gelir: "Yarın sabah saat altıda hareket eden trenle dört mebustan oluşan mürekkep bir heyet Geyve’ye hareket edecektir. Kendilerini Ankara’ya isal edecek vesaitin izharını rica ederim". Peşinden bir telgraf daha gelir. "Yarın hareket edecek heyete İngilizler dört vagon asker terfik ediyorlar".

Bu telgraflar üzerine Geyve kaymakamı şu telgrafı İzmit mutasarrıflığına çeker: "Heyete söyleyiniz. Zinhar İngiliz askerleriyle gelmesinler. Çünkü tertibat aldırdım. Treni berhava edeceğim. Bunun vebali ve mesuliyeti kendilerine aittir".

Ertesi sabah Geyve kaymakamı Hamdi Namık Bey saat beşte Geyve’den İstasyona gelir. İstasyon memuru Ermeni olduğundan önceden tedbir olsun diye görevinden evine gönderilmişti. Kaymakam bu memuru telgraf çekmesi için evinden getirtir. Sapanca tren istasyonundaki İngiliz zabitine şu telgrafı çeker. "Heyeti zinhar Geyve’ye getirmeyiniz çünkü treni berhava etmek için tertibatı lâzıme alınmıştır. Mesuliyet size racidir".

Sapanca’daki İngiliz zabit telgrafı alınca panikleyip gelen heyete, onları Geyve’ye götüremeyeceğini, Adapazarı’na yakın bir yerde kendilerini indireceğini söyler. Geyve Kaymakamı, yanına dört Geyveli milis alarak istasyondan Doğançay’a drezinle gider.

İngilizlerin getirmeye korktukları heyette drezinle yarım saat sonra Doğançay’a gelir. Heyette: Kastamonu mebusu Yusuf Kemal, Sinop mebusu Doktor Rıza Nur, Eskişehir mebusu Abdullah Azmi, Konya mebusu Mehmet Vehbi bulunmaktadır. Geyve Kaymakamı kendilerine niçin geldiklerini sorduğunda Yusuf Kemal Bey şu yanıtı verir:
"Bizi Sadrazam Salih Paşa hazretleri Mustafa Kemal Paşa ile mülakata memur etti. Kendisiyle görüştükten sonra İstanbul’a avdet edeceğiz. Çünkü namusumuza öyle söz verdik. Binaenalyh zatıalinizden de bir kaymakam sıfatıyla bizi Bilecik’e sevk edecek vesait tedarik etmenizi rica ediyoruz".

Geyve Kaymakamı bu konuşmaya karşılık şu yanıtı verir.
"Evvela şunu söyleyeyim ki Ben Salih Paşanın kaymakamı değilim. Ben Anadolu hükümetinin bir memuruyum. Aynı zamanda Geyve Müdafaai Hukuk Cemiyetinin reisiyim. Kazanın muhitinden geçecek kimse mebus değil bir peygamber dahi olsa hüviyet ve maksadını izah etmeden bir adım dahi atamaz. Ziyaretinizin sebebini izah ediniz.’’

Heyet Doğançay’dan gözetim altında Geyve’ye intikal ettirilir. Geyve’de konakladıkları odanın başına jandarma nöbetçisi konularak halkla münasebet etmelerine mani olunur. Durum Mustafa Kemal Paşa’ya bildirilir. Paşanın emriyle heyet Bilecik’e intikal ettirilir. İstanbul fiili işgal altına girmesi nedeniyle milli mücadeleye katılmak isteyenler akın akın Anadolu’ya gitmek için Geyve’ye gelmektedirler. Gelenleri karşılamak için Doğançay’da kontrol noktası kurulur.

Ali Fuat Paşa emrindeki 20. Kolorduya bağlı kuvvetler Ankara istikametinde Eskişehir’e 18 Mart 1920 günü gelirler. Burada bulunan İngiliz işgal kuvvetlerini sıkıştırırlar. İngilizler çatışmayı göze alamayarak üç trenle İzmit’e çekilirler. Çekilirken büyük köprüleri de tahrip ederler. Çekilen İngilizler Osmaneli Geyve bölgelerindeki tren istasyonlarına beş yüz kadar asker bırakıp konuşlanmak istemiştir.

Geyve de bulunan milli kuvvetler İngilizlerin bu girişimini gerekli tertibatı alarak boşa çıkarmışlardır. Eskişehir’den İngilizleri kaçıran 24. Tümen 28 Mart 1920 günü başlarında Yarbay Mahmut olduğu halde Bayat yolundan gelmişlerdir. Yol üstünde Safi köye uğramış, halk tarafından sevinçle karşılanmışlardır. Geyve’ye gelen Yarbay Mahmut Geyve’de hapishanedeki mahkumları milli mücadeleye katılmak koşulu serbest bırakmıştır.

O sırada adi suçlardan dolayı hapis yatmakta olan Gavur Ali ve Çetesi de milli mücadeleye katılmak istediğini ifade ettikleri için serbest bırakılmışlardır. Gavur Ali hikayesini daha sonraki yazılarımda anlatacağım. Geyve artık milli direnişin merkezi olmuştur. (Devam edecek)

Arif Öztürk

Bu yazı 2401 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 1 Yorum